6 Eylül 2012 Perşembe

Ekşili Kömbe




Evet bugünlerde annemin rahatsızlığı sebebiyle onunla çok vakit geçirince ve sıkılhan bunalgül olunca, ekşili kömbe yapayım dedim. Aslında burada itici güçlerden biri de tuzsuz ekmeği sevmiyor olmam :) Neysem sadede gelelim. Önce annemden tarifi alıp tam buğday unu ile evde denedim. Herşey iyi güzel şahane kokuyor ama ne hamur haliyle kabardı (ekşilinin hamurunun bekleyince biraz kabarması gerekiyor) ne de fırında kabardı. Ve biraz sert oldu. Ama lezzet bir numara. Büyük ablam bile tadını bu kadar beğenince sevindim :) Sonra anneme gidip ikinci denemeyi annemde yaptım, bu sefer daha iyi. Ama unları yarım normal beyaz un, yarım da kepekli un koydum bu sefer(bence sırf tam bugday unundan cok daha lezzetli oluyor ama annemin ısrarıyla normal un da koydum)
Neysem içindekiler ve yapılışına geleyim; (bunlar ikinci denemenin miktarları- tek değişen maya ve un miktarlarıdır, iki deneme arasındaki)

Miktarlar 1 tepsi içindir;

- 1 kilo un(çeşidini siz belirleyin, karıştırabilirsiniz de)
- 3 kesme seker kadar maya
- 2 tatlı kaşığı tuz
- yarım çay bardağından biraz fazla zeytinyağı
- yarım çay bardağı süt (isteğe bağlı şart değil)
- 1 yumurta (ben sadece akını koydum)
- ılık su (su ılık olmalıymış, soğuk olursa sert olurmuş!)

- üzeri için yoğurt

Yapılışı;
Unu ele büyükçe bir leğene, kenarda ılık suda mayayı erit, leğenin içinde unları bir kenara yığ, açıklığa malzemeleri koy, yavasça karıstır, cıvık olmayacak şekilde ılık su ekleyerek yuğur. Hamur homojen olduktan sonra yuğurmayı bırak, cok fazla yuğurmak iyi değilmiş.
Hazırladığın hamurun üstünü ört bir kenara koy 1 saat kadar bekle. Hamur ekşiyecek, hafif şişecek.
Olunca düz bir taşın üzerinde yumakla ve tepsiye koyacağın şekilde aç, bir tarafta tepsiyi zeytinyağıyla yağla, sonra hamurunu koy üzerine yay ve yerleştir tepsiye. Üztüne hafif yoğurt sür, süsünü yap, çatalla veya parmaklarınla vee koy fırına. Duruma göre 40dk 1 saat arası sürebiliyor pişmesi. Pişerken missler gibi kokuyor, üstü altı olunca, cıkar dışarı. Sıcak soğuk nasıl istiyorsan öyle ye.

Ha yeri gelmişken, bu köbeyi maya koymadan yapılan bir versiyonu varmış, özellikle sert katur kutur olması istenirse öyle yapılıyormuş. Sonra bu kıtır kıtır olan kömbe parçalanıp, üzerine sarımsaklı yoğurt dökülüp, onun da üzerine tereyağı eritip dökülüyormuş. Buna da 'Zarafat' deniyormuş. 
Ben küçükken bunu yediğimi ve muhteşem bir tadının olduğunu hatırlıyorum. Ama benim kömbe ile bunu yapamazdım çünkü annecana tereyağı yasak :(

Benim kömbelerin ikisi de biraz sert oldu. Ama annemde yaptığın yukardaki tarif ilkine göre daha insaflı idi. Ama ziyarete gelmiş olan enişte ve büyük abla yerken çok eğlendiler. Özellikle eniştem. 'Doktor bu ne' muhabbeti oldu evde.Ama sonra anladıkki annemdeki maya geçmiş, ben de ilk yaptığımda ondan almıştım. Dolayısıyla ikisini de geçmiş mayayla yapınca olmadı. Amaaa ben kömbeleri akşamdan posetin içine koyunca sabaha yumuşadı :) Eniştemin, 'seni istemeye gelmeye kalkan olursa bu kömbeden yapar getirirsin kaçarlar' diye eğlenmesine engel olmadı bu tabii.

Neysem efendim, acemi ekmeği yiyinki, dişiniz başınız ağrımasın derler bizde. Yapın ve yiyin ve gülün eğlenin sevdiklerinizle :) Sert olsun, yumuşak olsun, yeterki sevdiklerinizle paylaşın.

Not: Bu arada pişmiş halinin fotosunu koyamadım. Çünkü çekmeyi unuttum :) Ama süper kabardı ve şişti. Yani üçüncüde herşey olması gerektiği gibi oldu. Mayanız sağlamsa bir sorun olmuyor zaten.

3 Eylül 2012 Pazartesi

Hayal Dağı Zirvesi

Bir zirve yapmak istiyorum Hayal Dağı'nda,
Eteklerimde kelebekler uçuşsun benden hafif olsun yüküm,
Ayaklarım başımda yürüyeyim, yere basmasın sevdam
Yürürken bulutllar tellensin, varsın insin yere, varsın çıksın göğe
Ben kah o ufukta, kah bu huzurda olayım,
Zillensin eteklerim, güneşlensin yarınlarım,

Ben hep o Hayal Dağının zirvesinde, açmış kendimi, bırakmış olayım göğe

2 Eylül 2012 Pazar

Güvenin olmadığı yerde Aşk yaşayamaz!

Sahaftan aldığım bir kitabın içinde belki bana yazılmamış olan ama herkes için çok şey ifade eden bir alıntı vardı.
Buyrun sizde de olsun,

Güvenin olmadığı yerde Aşk yaşayamaz!

Söz Edith Hamilton'a ait, Mitologya'sında yazmış.
Doğru söze ne denir.

Papalagi - Göğü Delen Adam

Orijinal adı 'Der Papalagi'
Çok çarpıcı.

Samoa'lı bir kabile şefi Tuiavii'nin Avrupalı ve dünyası hakkındaki görüşleri.

Çok doğru, çok çarpıcı. Dur, geriye bak ve bir daha düşün'ü hissettiriyor. Benim halihazırda kafa yorduğum bunca şeyin daha yalın haliyle yüzüme çarpışı oldu.

Papalagiler, yani bizler, taştan kutularımız içinde, metal yuvarlaklar ve ağır kağıtlar peşinde koşarken, sahiplendiklerimizle yoksullaştırdığımız tanrı...
Mutlaka mutlaka okunmalı.

Geçenlerde Ortaköy'de sahaf gezmesi yaparken sahafçının ısrarlı önerisi ile aldım bunu. Amcacanın başucu kitabı imiş. Nedenini anladım. Siz de alın, okuyun, düşünün.

1 Eylül 2012 Cumartesi

Bazen

Yazıyorum,
Ama aklıma,
Söylüyorum,
Ama kendime,
Konuşuyorum,
Ama kendi kendimle,

Deli miyim neyim,
Ama bundan size ne!