Güzel şeyleri unutmamak lazm. Hafıza hiç de hayırlı bir dost değil çünkü.
Gariptir ki insanoğlunun belleği daha çok normal olmayan durumları hatırlamaya yatkın imiş. Bu aralar
David Eagleman'in 'Beyin' kitabını okuyorum ve okudukça daha da şaşıyorum. Ama konumuz bu değil :) Belki onun için ayrıca bir yazı yazmak gerekir.
Konu; hatırda kaldığıyla Alanya Bisiklet Turu'muz. 17 Şubat 1. gün
|
İlhan benim lastikle eğlenirkene |
|
Riviera Hotel |
Amacımız ve isteğimiz Şubat'ta Alanya'da bisiklet turu yapmaktı ve çok güzel bir tur yaptık, üç kişi, üç gün olacak şekilde. Sayımız üç'te kaldı çünkü Şubat ayında Alanya'da bisiklet turu yapılabileceğini arkadaşlara bir türlü anlatamadık. E tabii İstanbul'da sürekli kar ve soğuk ile boğuştuklarından, memleketin başka bir yerinde havanın güzel olabileceğini düşünemediler ne yazık ki. Düşünebilenler ise ödülünü keyifle yaşadı.
Alanya turunun temeli bizim Ercan'la bir muhabbetimiz esnasında çıktı aslında. Ya Ercan sen bi tur yapsana güneyde, millet benden istyor ama ben o organizasyon vs ile uğraşamam demiştim. Sağolsun Ercan yine süper çalışıp bize dört günlük harika bir tur programı hazırlamıştı ama on kişiyi tutturamadığmızdan, o organize turu yapamadık. Hal öyle olunca biz de kendi butik turumuzu yaptık :D
|
Hava şıkır |
|
terleme üşüme bir arada |
Mazhar abi ilk günden beri çok heyecanla yapmak istiyordu. Zaten uçak biletini de almıştı. Sonrasında İlhan da aldı. Okan de gelecekti ama bir konferansı çıktığından olmadı. Kısmet değilmiş napalım. Şefik de geliyordu ama arada sattı fakat neden ve nasıl olduğunu hatırlamıyorum.
Alanya'ya Kaş'tan varmak hiç de kolay değilmiş arada onu keşfettim. İlhan ve Mazhar abi uçakla geldiler ve saat gece 1 gibi buluşmuş olduk. Sabah kahvaltıda buluşuruz diyerek odalarımıza çekildik. Ben erken geldiğimden bisikletimi hazırlamıştım ama onlar bisikletleri sabahleyin kuracaklardı.
|
bakkal ve çocuklar |
İlk gün rotasını İlhan, daha önce paylaşılan rotalardan Strava'da çizmişti. Onu takip ederek gittik. Alanya'da kaldığımız otelden çıktıktan sonra Antalya yönüne doğru sürdük bisikletlerimizi. Önce yol çok tatlı ve düz gidiyordu ancak ne zamanki sağdan köylere doğru ayrıldık işte o zaman gerçek dünya ile karşılaştık. Bugün o kadar çok yülseldik ki artık hava epey soğudu, güneşe rağmen. 700-800 metreler civarında aşağı yukarı çık-in yaptık sürekli. İnanılmaz manzaralardan geçtik. Köyden birinde tam soluklanalım diye durmuştuk ki Mazhar abinin lastiğinin patlak olduğunu keşfettik. Ancaak yanımızdaki tek pompa bozuk çıktı ve lastiği şişirmedi. İlhan ve mazhar abi epey uğraştı olmadı. Köyün bütün çocukları etrafımızda toplanmıştı. Biz de ilk başta bakkaldan abur cubur almış takılıyorduk ama pompa çalışmayınca zurna zırt dedi.
|
Çocuklar merakta :D |
|
Ayten usta iş başında |
İşte orada ben devreye girdim :D Pompanın hassas ayarını bulup yaklaşık 20 dk boyunca yavaş yavaş uğraştım lastiği şişirebilmek için. Ara ara denedik ama olacak gibi görünmüyordu. Bizimkiler araç ayarlama derdine düştüler ama olayın imkansızlığı karşışında umutsuzluğa kapılırken onlar, ben yılmamış uğraşıyordum ve gerçekten o pompa ile o lastiği şişirmeyi başardım. Sonra da artık çok geç kalmış olduğumuzdan tekrar düştük yola, daha yolun yarısı bizi bekler. Arada çok güzel manzaraları bir yerde çay molası verdik. Oradaki teyzenin kızı da bisikletçiymiş ama bayağı yarışlara falan katılıyormuş. Çok mutlu olduk ve yola devam ettik. Bundan sonrası artık inişti hem de ne iniş, süper keyifli bir yoldu. Vee tabi tam biz artık tekrar Antalya yoluna çıktık mazhar abinin teker artık cörtledi. Ve ne yazıkki son on km'yi taksi ile geldi. Olsun buna da şükür hiç değilse medeniyete kadar 50 km kadar dayandı lastik.
Yolun son 10 km'sini İlhan'la beraber geldik. O gün sabahtan oteldeki spa'yı keşfetmiş ve akşam için kese köpük ve masajımızı ayarlamıştık. Otele daha girerken Mazhar abiyle karşılaştık ve hızlıca birşeyler atıştırıp kendimizi spa'nın sıcağına bıraktık.
|
Canıms :) Gülen yüz |
Bundan sonrası çok net değil. Akşam bir kahve içtik, sonra da ben başkent hastanesine gittim arkadaşımı ziyaret etmeye. Bizimkiler yatacaklarını söyleyince ben de alemlere akayım dedim :D
Hastanede benim tatlı dr arkadaşım Toros ve diğer arkadaşları ile beraber kendimize çok güzel rotalar çizdik. Sonrasında sabah ola hayrola deyip ben de otele gelip güzel bir uyku çektim.
O günkü rotamızı Relive kaydını seyretmenizi şiddetle öneririm. Geçtiğimiz yolları çok güzel gösteriyor. 1 dk lık bir klip.
https://www.relive.cc/view/869575432
O gün toplam 92.5 km yapmış 1428metre tırmanmışız. Dile kolay :D
0 yorum:
Yorum Gönder