3 Temmuz 2014 Perşembe

Marmara Adasi turu

Efenim GBI yazilarina kisa bir sure ara veriyoruz ve Marmara Adasi'na donuyoruz.
Sabah ya bi çıkıp sooyle sureyim dedim ve uzun zamandir gelmek istedigim Topagac Koyu'ne geldim sonunda. Gelirken dag yolunu tercih edince saglam cikislar yaptim ama tabii coook guzel manzaralar da oduluydu bu yolun. Fazla arac trafigi olmamasi ve kokularla bayila bayila yol almak ayri bir guzellik. 
Burayi seviyorum ben yaa :))
Bir cok ilkin yasanmisligindan olsa gerek. 

Buraya eklemek istedigim seyler var. 
Efenim haritada yol gorunuyo deyip her yola girmeyin. 
Bugun rotam beni Asmali Koyu'ne kadar goturdu. Bir ara Endomondo durmus oldugundan tam kac km bilmiyorum. Ama yaklaşık baktığım 50km civarı birşey yapıyor. O önemli değil önemli olan çıktığım dağlar, geçtiği yollar. Eğer tırmanış antremanı yapmak istiyorsanız, burası tam size göre :)

Uğradığımız yerlere bakarsak; Topagac Koyu'ndan uc bes km daha gittiginizde Asmali Koyu'ne variyorsunuz. 
Asmali bir tost molasi verdim, cay bulamadim :( Topagac'ta koruk icmis ve cayimi Asmali'ya saklamistim ama burasi ufacik bir yer ve cay yok. 
Neyse, burada cook keyifli bir moladan sonra artik donuse basladim. Buraya iniste dehset bir yokus vardi, dikligi ve cukurlariyla icimi hoplatan ama sorunsuzca ciktim. Tam tepede iki bisikletli daha vardi. Tam ciktigimda adam 'bravoo' diye bagiriyordu. Selamlastik ve gulustuk. Once diger yoldan gideyim dedim, sonra baktim olmayacak, geldigim yoldan gitmeye devam ettim. Donuste haritadan gordugum diger yoldan gitmeyi planliyordum ve oyle yaptim da amaaa haritadaki her cizgiyi yol sanmayin efendim benim gibi. Toprak yol oldugunu gore gore girdim ve yolun 8-10 km oldugunu da biliyorum aslinda. Ama bunlar beni geri dondurmeye yetmedi. Giderim len nolcak dedim. Yol keske sadece toprak olsaymis:) bazi yerlerinde cok keyif aldim hoplamaktan ziplamaktan. Bir kac tane gercekten tehlikeli durumlar atlattim. Ama atlattim :D
Fakat sicraya sicraya bir yerde yere sicradim. Crank bacagima girdi. Elimi yere uzattigim icin basparmakta hafif bir durum var ama buzdan sonra kendine geldi. Fakat bunlar beni yildirmadi ve ayni sekilde hoplaya hoplaya inmeye devam ettim. Cok eglenceli birseymis bu yaa :))
Keske dag bisikleti olsaydı altimda, yaris degil de.
Donusum cok hizli oldu. Ha bir ara Marmara'da sanayiye ugrayip lastiklere hava bastim. Bunlara 110 basmak gerekiyor ama ben el pompasiyla ancak 65 basabilmistim. Giderken de ugradiydim ama lastikci kapatip gitmis. O da cok komik adammis. Enteresan sekilde ufak ama iri. Kisa ama kocaman ayaklari  vardi, bakmadan edememistim yazmadan da edemedim. Dev ayakları cüce adam Rıdvan :D Havami da basinca biraz da gaza bastim ve saatin 5 oldugunu Seyhan4 gemisinin Cinarli iskelesine yaklasiyor olmasindan anladim. 
Geldigimden hemen mayomu giydim ve kendimi denizin o muhtesem suyuna attim. Nasil da guzel bugun deniz. Epey bir yuzdum. Butun yaralarim sizladi. 
Aman olsun, yuregim sizlamasin yeter ki, bacaklarim sizlamis ne olur ki. 


Burasi Asmali

Endomondo durmasaymis iyimis ama rotayi gosteriyor yine de, kayitlar dogru olmasa da. 
Fakat önemli olan dönüşte girdiğim toprak yolu çizmemiş olması çok acı. Artık tahminle tekrar buluruz. Nereden girdiğimi hatırlıyorum nihayetinde. Ama bir daha ki sefere o yola bir dağ bisikleti ile giricem ve o zaman tadıcam aslında o hoplamayı ve zıplamayı. Nasıl olurmuş o zaman görücem.
Bu sabah kalktığımda bir de baktımki ön teker inmiş, hatta inmiş ötesi yapışmış yere. Detaylıca bir bakmam lazım. Dün çok sağlam ve sivri sivri kaya ve taşlardan zıplamıştım. Umarım jantın canını çıkarmamışımdır :D Olduysa da, olan oldu....

0 yorum: