Sabah 2.30'da kalk, cantayi hazirla, bir bardak cay ic, suyunu doldur vs derken saat 3 oldu ve kar yagiyor. Karla beraber tirmanisa basladik. Epey dik bir patika. Zirveye kadar yaklasik 800m yukselecegiz ve 4200'den cikisa basladik. Hava soguk ve karli dag beyazlamaya basladi bile. Yaklasik bir saat sonra kar kesildi ama deli bir soguk var. Herkes kaz tuyu montlarini giydi. Aslinda bu soguk bizim isimize de yaradi. Cunku Mt. Kenya zirve yolu carsak bir yol ve cikista ayaklariniz geri geri kayar be daha fazla enerji harcarsiniz. Ama hafif kar yagip sonra da don yapinca hersey tas gibi oldu ve carsak ayaklarimizin altindan kaymiyor. Bazi yerlerde kayaliklar var ama bu zirvenin teknik cikis gerektiren yeri yok. Sadece o yukseklikte biraz daha fazla enerji harcamaniz gerekiyor o kadar. E yukseklikle de bu efor kalp ritminizi yukseltiyor :) poli poli yani swahili'de yavas yavas. Aceleye gerek yok, butun hareketler poli poli olacak.
Yolda cok guzel bir gin dogumu izledik ve tabii bu muhtesem kizilligin sahane fotograflarini cektik.
Son etabi biraz zorladi, bir an bu kayaliklar bitmeyecek sandim ama amacimiza ulasyik ve tum ekip Yaklasik 7 gibi zirveye vardik. Zirve de cok buyuk bir kaya kutlesi vardi, onun uzerine de cikilabilmesi icin demir merdiven cakmislar. Bundan kayanin uzerine ciktik. İnanilmaz bir manzara var. Zirve yazisinin altinda kendime oturacak sahane bir yer buldum ve hemen termosumu cikarip bir cay yaptim ve keyifle ictim.
Ha bu ara Canan'in tantuniyi kazandiginin ispati resmini de koydum ilgililere duyurulur. O tantunidem biz de istiyooozz :)
Zirvede cay ve fotograf derken cok da fazla takilmamak lazim, bunun inisi de var. Yaklasik 15 dk sonra inise basladik. Eglenceli ve bol fotografli bit inis yaptik. Carsaktan kayarak inmek ayri bir keyif :)
Kampa geldigimizde bizi sahane bir kahvalti bekliyordu hergun oldugu gibi ve yine koccaman bir kahvalti yaptim. Sonra hizlica hurclari topladik, cunku bugun 3300'deki ilk kampa inecegiz Old Moses kampina ve daha 17kmlik bir yolumuZ var gidecek. Hurclari verdikten aonra biz de yola ciktik. Bu patika cok keyifli. Asagi dogru indikce cicekler resmen cosuyor, heryerde sari, mor, kirmizi cicekler, miss kokulu otlar sariyor etrafi. Bu parkurda uc tane, kucuk tahta kopruden geciyorsunuz. Caylar akiyor vadiye dogru. Vadinin goruntusunu ise beyninize kazimak istiyorsunuz. Bir iki saat sonra kucul bir mola verdik ve yolda aldigimiz mangolardan son kalanlari soyup yedik. Yavas yavas aclik emarelari kendini gostermeye basladi. Bu moladan bir saat kadar sonra, asagida koprunun yanina serilmis kirmizi bir bez ve uzerinde termos kap kacak gorduk. Ama acikcasi ben yurumeye devam edecektim ki, ogrendim. Megersem bizim elemanlar bizden once inip suyun yaninda bize ogle yemegi hazirlamislar. İnanamadik once hepimiz, sonra da mutlulukla oturup noodle'imizi fasulyemizi, meyvemizi yedik. Herkes bir mutlu, bin mesut :)
Sonrasinda artik, karnimiz tok sirtimiz pek, basladik tekrar yurumeye. Manzara her adimda daha da bir guzellesiyor, yavas yavas yatan gunes da renkleri daha canlandiriyor.
Saat tam bes bucukta vardik birinci kampa. Miss gibi, yumusacik bir gunes vardi. Herkes hemen marlari atip, kimisi de matsiz serildi direkt cimene. Bir sure sonra cay hazir haberini alinca hemen cayi alip, disari getirdik ve gunesin son demlerini cay, patlamis misir, biskuvi ve tatli bir sohbet esliginde batirdik gunesi. Gunes battigi anda bir anda soguyor ortalik. Herkes yorgun, aksam icin bir seyler atistirdiktan sonra yatma derdinde. Hatta birimiz yemegi bile beklemeden dalmisti tuluma.
Aksam yine cok guzel bir yemek hazirlamislardi ve gozleme vardi. Burada buna çapati deniyor :) soyledik yarin sabah kahvaltiya bundan istiyoruz dedik. Cay da ictikten sonra gozler yavas yavas dustu ve herkes cadirina cekildi.
İyi geceler, guzel bir uykuyu hakettik :)
Son Sumer Kraliçesi - Yaşamı ve eserleri
-
31 yıl boyunca 74 bin çivi yazılı tableti okuyup çevirdi.
Bugün İstanbul Arkeoloji Müzelerindeki Sümer, Hitit ve Akad tabletlerinin
tümü üzerinde çalış...
2 gün önce
0 yorum:
Yorum Gönder