11 Aralık Çarşamba
Yine uyuyakaldım. Bugün
saati kurmuştum ama az daha uyuyayım deyince bir baktım saat 7.48
TR'de 3.48 olduğundan vucudum uyumak istiyor tabeee. Neyse hemen
kalktım hazırlandım, sanki çoktaaan hazırmışım gibi çıktım
mutfağa gittim :) Gözler şiş ama olsun.Yaptık sabah seansımızı, yandı yine bacaklar. Şiştikçe şişiyor ama alışıyor galiba...
ailecek |
Bugün Ron'un annesini
hastaneye götürecekler. Ben de şampuan vs az getirmiştim markete
uğramam lazım dediydim, dolayısıyla ben de gideceğim. Tabii bir
de peynir vs bulursam alacağım. Hooop Dersten sonra çıktım
yukarı ve bindik kamyona, aşağı köye indik. Aşağı köydeki
hemen herkes Ron'un akrabası. Ron bu köydenmiş. Arabaya annesi ve
kızkardeşi de binince arkayı dörtledik. Ama hanımlar mini mini
olduğundan çok da sorun olmadı. Nong Phai'ye gittik kucak
kucağa. Anne ve kızkardeşi hastanede bıraktık.
Ben banka
sormuştum yanımdaki doları bozayım diye. Bu kasaba döviz ofisi
olmadığından bankada yapmamız gerekiyor. Onun içinde
pasaportumun yanımda olması gerekiyormuş. Neyse yanımda. Sıra
numarası alıp banka bekledik yaklaşık 20 dk. Sonra kız benim
dolarlardan 5 tanesini beğenmedi ve ayırdı. Böüüüggh.
banka sıra numarası |
Zaten ilk seviye
eğitimimin 9500 Baht olduğunu düşünürsek hiç de ucuz değil ve
sadece 4 günlük bir şeyden bahsediyorum. Bizim paramız bayağı
pul olmuş. 10 yıl önce geldiğimde Tayland bana çok çok ucuz
gelmişti. Ama artık hiç değil. Bu farkı çok net bir şekilde
Nepal'de de görmüştüm.
ne işim var burada? |
Neyse para işini
hallettikten sonra alışveriş macerası başlıyor. Önce Bauhaus
gibi bir yere gittik. Askılık vs alacak Martin. Sonra oradan çıkıp
bir market, sonra bir bakkal, sonra bir pazar, sonra başka market,
sonra ise Tesco. Evet burada Tesco var. Aradaki uğradığımız
yerlerden şampuan, krem, Tiger Balm ve kahve aldım. Black Coffee
yeeaaah. Maden siyah çay yok, siyah kahve var (nah var, eve gidince
anladım) Tesco'ya gitmeden önce hastaneden anne ve kızkardeşi
aldık. Sonra Tesco, gesin çaylar. Ama yok burada da siyah çay yok.
Evet bugün uğradığımız sekizinci amrket olan tesco'da da siyah
çay yok abi. Hay çay almayan kafam...
kahveli olduğu bir yalanmış |
Şarapları gördüm, bir
tane kırmızı şarap alayım dedim. Akşamları bir kadeh içerim
evimde diye. Şimdi sıkı durun. Gündüz 14.00 ile 17.00
saatleri arasında içki satışı yasakmış efenim! Niye?
Bilinmiyor! Tövbe tövbe. Ben bir günlük süt ve bir kahveli
gofret alıp çıktım, hal böyle olunca. Akşama kahve – gofret
çarpıştırması yapıcammm.
Arabaya döndüğümüzde
Ron'un annesi sabahkinden daha kötüydü. Midesi vs kötü olmuş
anladığım kadarıyla. Karnına sürekli sarı bir krem sürdü
Ron. Sonra anne ve kızkardeşi evine bıraktık. Başka bir kız
bindi bu sefer arabaya. Bu daha çok çocuk. 15 yaşlarında bir
çocuk. Bu da herhalde Ron'un yeğeni. Anlamadığım şey ise gece
yarısı evlerine nasıl dönüyorlar. Belki de dönmüyorlar
bilmiyorum. Sabah gidiyorlardır. Onların köye yol 2-3 kmden fazla
ve toprak yol ve aydınlatma vs yok. Anlamadım bu işleri.
market-pazar gezmesi |
Akşam Martin derse
geldiğinde ona da sordum, adam balck coffee demedi mi diye, o da
evet balck coffee dedi dedi. Ama değilmiş üçü bir aradaymış
diye anlattım. Ne yapalım yapcek bişi yok. Sometimes somethings
happen. Don't look back look front. Fatih abimizin dediği gibi.
Gündüz balık
marketinden karides almıştı Ron. Haşlanmış pirincin üzerinde
sebzelerle kavrulmuş karides geldi. Heyyoo.
Dandirinirinomnirinirinom. Oh miss oldum.
Yemekten sonra erkenden
evime geldim yine, amacım okumak. Ama o kadar yorulmuşum ki bugün
okuyamıyorum, gözlerim kapanıyor. Biraz tırmaladım ama olmuyor.
En son 11 gibi girip yattım sabah bu sefer geç kalmadan kalktım
8'e 20 kala :) Evimi, mutfağımı balkonumu süpürdüm ve hazırım.
Dün Martin'le oturup uzun
uzun hesap yaptık. Bazen kızıyorum ona fırsatçılık yapıyor
veya kandırmaya çalışıyormuş gibi vs geliyor. Başlangıç
dersi 15 saatmiş. Biz ilk gün 1,5-1,5 saat yaptık diye
hatırlıyorum ben ama o 2 saatti diyor. Dolayısıyla dün akşam
sadece bir saat yaptı. Gerçi yorgundum zaten yapamazdım ama olsum.
Sonra ben ilk günü söyleyince, yok 2şer saat yaptık dedi.
Başlangıçtan eğitimini tamamladıktan sonra eğitim saatini 400
bahtan, konaklama ve yemeği de 700 bahttan hesaplamam lazımmış.
Bunları en başından sorduğumda bana tek söylediği ilk hafta
290€ olduğu sonraki hafta ise 190€ diye bir promosyonu
olduğundan bahsattiydi. Ama kimse gelmiyormuş diye promosyonu
yapmıyor. Zaten o 16-21 Aralık arası. Neyse bundan sonra hesabımı
buna göre yapmam lazım.
Bir taraftan düşünüyorum,
gitsem dalış yapsam ya da Chiang Mai'ye gitsem gezsem diye. Bir
taraftan da buraya tai chi için geldim, otur dersine çalış
diyorum kendime. Çok arada kalıyorum bazen. 60 yang formunu
çıkartabilecek miyim bilmiyorum. Bu arada instagram'da tesadüfen
Kamboçya'da çalışan arkadaşımı gördüm. Aaa dedim kız dalış
eğitmeni, belki oraya dalışa giderim. Ne güzel olur. Hemen yazdım
Gözde'ye instagram'dan, o da az sonra cevap verdi. Sonra Martin'e
söyledim, belki bir hafta Kamboçya'ya gidip dalıcam diye, 'o zaman
Yang formunu tamamlayamazsın ama' dedi o da. Ben yine kaldım arada.
Bir de bi ara vermek istiyorum bacaklarım şişti şişti durdu. Her
gün aynı şey.
genel yerim - mutfak |
lavabo kısmı |
Bir taraftan da çok
ilginç, daha beş gündür buradayım ama sanki aylardır burada
yaşıyor gibi hissediyorum. Akşamları mutfakta oturup, çay içip
dışarıyı seyretmek, müzik, kitap dolunay, çok keyifli geliyor.
İnternet olmayınca ne de çok şey yapıyor insan.
0 yorum:
Yorum Gönder